Dilin, ‘yalan’ı ‘doğru’dan ayırıp anlamsız kılacak bir yapıya ihtiyacı var. Söz doğruysa anlamlı, yalansa anlamsız olmalı! Olmalı ki ne bir daha Kabataş yalanı tekrarlanıp durmalı ne de “Küresel ısınma ve iklim değişikliği yalan!” yalanı söylenebilmeli.
Okumaya devam et “Yalan ve Göndergeci Kuram”Kategori: Dil
Dil Konularıyla İlgili Yazılar
Dil Edinimi ve Anadil Eğitimi
Anadil ve eğitim karşılıklı etkileşimi kaçınılmaz kılıyor. Etkileşim, yalnızca dilsel becerilerin geliştirilmesini değil, aynı zamanda bireyin düşünce dünyasının, toplumsal kimliğinin ve bilişsel yetilerinin inşasını, yani bireyin eğitimini de kapsıyor.
Okumaya devam et “Dil Edinimi ve Anadil Eğitimi”Hız Çağında Okuma ve Anlama
“Hızlı okuma kursuna gittim, Savaş ve Barış’ı yirmi dakikada okudum. Olaylar Rusya’da geçiyor.” Bu Woody Allen’ın unutulmaz şakasıdır. Şakadır ama hızlı okuma endüstrisi bir gerçektir hem paramızı hem umudumuzu hem anlamamızı sömüren acı bir gerçek…
Okumaya devam et “Hız Çağında Okuma ve Anlama”“Hem Okudum Hemi Yazdım…”
“Okumak; düşünmeyle birlikte yürüyen eylemlerimizin dolu zaman uğraşısı; yazmak ise duygu ve düşünceleri etkili ve hedefli bir dağıtımı için yeniden kurma etkinliğinin en üst seviyesidir.”
Okumaya devam et ““Hem Okudum Hemi Yazdım…””“Yunus bir söz söylemiş…”
YUNUS’UN HERMENÖTİKÇİLERİ
Umberto Eco, bir metnin belirli bir kültür açısından “kutsal” hale gelir gelmez, kuşkulu okuma sürecine ve bunun sonucu olarak aşırı yoruma maruz kalacağına dikkat çekiyor. Bu argümanında Homeros’un metinleriyle ilgili böyle bir olgunun yaşanması dışında, belki bizim Yunus şerhlerinin de payı vardır!
Okumaya devam et ““Yunus bir söz söylemiş…””Pehlivan Ali Wittgenstein’e Karşı!
Dil sosyolojisi, dil ile toplumsal pratikler arasında ilişki kurmayı sever; bireylerin dili kullanma biçimlerinin, içinde bulundukları toplumsal sınıf ve kültürel ortam tarafından belirlendiğini vurgular. Aynı dili kullananların bile iletişim kurmada yaşadıkları zorluk, buradan kaynaklanıyor olabilir mi?
Okumaya devam et “Pehlivan Ali Wittgenstein’e Karşı!”Dadaistlerden Dataistlere Anlamın Tükenişi
‘Enformasyon kapitalizmi’nin veri burjuvaları olan ‘data’istler, postmodern silahlarıyla bilişsel varlığımızı kurşunluyorlar. Siyasal ve toplumsal bağlamda bu kurşunlara gelen ise halk oluyor! Dadaistler bile dataistler kadar zarar vermediler anlama…
Okumaya devam et “Dadaistlerden Dataistlere Anlamın Tükenişi”Yalancının Mumu…
Dilimizin yalan söylemeye olanak sağlayan en önemli özelliği eklemli yapısıdır. Anlam kuran birimlerden farklı kombinasyonlar yapabiliriz. O yüzden yalan söylemekte mahiriz! Hayvanlara gelince, onlar isteseler bile yalan söyleyemezler; kuşun cıvıldaması, köpeğin havlaması, yılanın tıslaması… eklemsizdir nasıl yalan üretebilir ki?
Okumaya devam et “Yalancının Mumu…”Böcek, Sinek ve Dil
OECD raporuna göre Türkiye’de 100 kişiden 40’ı okuduğunu anlamıyormuş. 450 kelimelik mektubu iki gündür okuyan politikacı, gazeteci, panelist ve analistlerden farklı sesler yükseldiğine göre ya bunlar o 40 kişi içinde ya da mektup yoğun bir sembolizmle yazıldı. Yazı mektupla değil, “anlamak”la ilgili…
Okumaya devam et “Böcek, Sinek ve Dil”Ne diyorsun aslanım?
HAYVAN DİLLERİ
İnsan türü olarak kendi doğal dilimizde bile birbirimizi anlamaktan bu kadar uzakken, hayvanların dilinde onlarla iletişim kurabilme düşünü, olur da bir gün gerçekleştirebilirsek, en çok da yalan söylemenin hayvan dilinde mümkün olmadığına sevineceğim!
Okumaya devam et “Ne diyorsun aslanım?”